Erasmus Stajı – Vize İşlemleri | Bölüm:3

Buradaki yazımda size staj işlemlerinden bahsetmiştim. Şimdi ise Vize işlemlerinden bahsetmek istiyorum.

Vizeye başvurabilmem için COS olarak adlandırılan bir sponsorluk numarasına ihtiyacım vardı. Ve bu numara Erasmus öğrencilerine British Council tarafından veriliyordu daha doğrusu Erasmus öğrencilerine British Council sponsor oluyordu. Bu numarayı alabilmem için birkaç belgeyi mail ile British Council’deki ilgiliye göndermeliydim. İnternette araştırdığım kadarı ile gerekli dökümanları gönderdikten hemen sonra aynı gün içerisinde sponsorluk numarasını mail gönderiyorlardı. Yani hesaplarımı hep bu yönde yapıyordum. Ve bu şekilde neredeyse tam ucu-ucuna stajıma yetişebiliyordum. Gerekli belgeleri hemen gönderdim ve COS numarasını beklemeye başladım.

İnternette okuduğum gibi yine aynı gün içerisinde mailime geri döndüler. Ancak ne yazık ki bu dönüş maili olumlu bir dönüş değildi. Gelen cevapta ellerindeki COS numarası limitinin dolduğunu ve benim de limit arttırımını beklemem gerektiğini söylediler. Maili görünce başımdan aşağıya kaynar sular döküldü. Ayrıca mailde bir de limit arttırımının 2 hafta kadar sürbileceği yazıyordu. Bütün planlar birkez daha altüst olmuştu.

Eğer zamanınız az ve sizden de beklemenizi istiyorlarsa inanın zaman o kadar yavaş geçiyor ki o çaresizlik hissi insanı çok yıpratıyor.

Ben yine dayanamadım ve 2 gün sonra zamanımın çok az olduğunu ve COS numarasına ihtiyacım olduğunu belirten bir mail gönderdim. Herhangi bir cevap gelmedi. Yine 2-3 günlük aralıklarla British Council’e zamanımın çok az olduğunu acaba daha ne kadar beklemem gerektiğine dair 4-5 mail daha gönderdim. Yine hiçbir cevap gelmemişti. 1 Haziran günü British Council’ın Türkiye’deki şubesini aramaya karar verdim. Onların İngiltere ile bir ilgileri olmadığını biliyordum ama yine de bir umut aradım. Ve 1-2 Haziran tarihlerinin Birleşik Krallık’ta Spring Bank denen resmi tatil günleri olduğunu öğrendim. Yani kafadan işlemler yine 2 gün gecikmişti. Tabi bu işlemler ile uğraşırken bir yandan da final sınavlarım başlamıştı. O stresi anlayabilmek için yaşamanız gerekli. British Council’den hala hiçbir dönüş yoktu. Bu kez de British Council’ı yani İngiltere’yi ara(t)maya karar verdim. British Council COS numarasını aynı zamanda staj yapabileceğim üniversiteden de alabileceğimi söyledi.

Tüm sınavlarımın olduğu haftada 1 günlük boşluğum vardı. O gün tüm gücümle bu işi halletmeye odaklandım. İşe yarayabilecek heyşeyi denemeye karar verdim. Zaten ne kaybedebilirdim ki ? Bir kez daha British Council’a ulaşmayı denedim. Britih Council’a twitter üzerinden yazdım. Durumu anlattım herhangi bir dönüş olmadığını yazdım. Bunun üzerine beni ilgili birime yönlendirdiler. Ve hemen bir mail geldi onların da yapabilecekleri birşey olmadığını söylediler. Burada Twitter’ın gücünü birkez kada görmüş oldum. Erasmus Ofisine gittim ve COS numarasını temin edebilmek için karşı okulu aramayı teklif ettim. Daha sonra mail göndermenin daha doğru olacağı kararına vardık ve tüm nazikliğimizle hocaya bana COS numarası verebilirler mi diye mail gönderdik. Şaşırtıcı bir şekilde hemen cevap verdiler ve konu ile ilgileneceklerini söylediler.

Olumlu bir haber değildi belki ama yine de moral vermişti bana. Bir umut vardı…

Günler birbirini kovaladı ve son final haftasına girdim. Son haftaya en önemli derslerin sınavları kalmıştı. Artık COS numarası için artık hiçbir çaba göstermiyordum. Sınavlarıma odaklanmaya başlamıştım. Ama ister istemez sürekli aklımda COS numarası vardı. O düşünceyi kafanızdan atabilmeniz mümkün değil. Pazartesi günü Termodinamik sınavına girdim. Salı günü sonuçlar açıklandı. Kalmıştım… Bir şok daha çarpmıştı beni. İnternette notuma baktıktan sonra bir de gördüm ki bir mail gelmişti. Ve bu gelen mail COS numarasıydı ! İnanın ben daha önce böyle sevinçle üzüntüyü bir arada yaşamamıştım 🙂 Hemen vize işlemlerine başlamam gerekiyordu. Tabi aynı zamanda da ertesi günkü Mukavemet sınavına çalışmam gerekliydi. Anlayacağınız yine zor bir züreç başlamıştı benim için. Vize randevusunun tarihi internet üzerinden online olarak alınıyordu. İnternet sayfasına girdim bu kez ise internet sayfası bakıma alınmıştı. Yani yine beklemem gerekliydi. Akşam saatlerinde tekrar denedim, bu kez randevuyu alabilmiştim. Randevuyu tam 1 hafta sonrasına almıştım. Zaten stajım da randevu günümden 6 gün sonra başlayacaktı. 6 gün içerisinde vizenin çıkması gerekliydi. Çarşamba günü Mukavemet sınavına girdim. Gerçekten en zor sınavlardan birisiydi. Daha sonra Cuma günü ise Diferansiyel Denklemler sınavına girdim. Artık okul da bitmişti. Vize randevusunun gününü beklemeye başladım.

Vize başvurusu için tüm evrakları büyük bir özenler hazırladım. Tüm evrakları tek tek dosyaladım. Erkenden vize randevusuna gittim. İşlemleri yaptıktan sonra oradaki görevliye vizeyi ne zaman alabileceğimi sorduğumda bana 3 haftalık iş yoğunluğunun gözüktüğünü söyledi ! Yani bu vizemi 3 hafta alabileceğim anlamına geliyordu. Evet şimdi de bir başka problem başlamıştı. Çünkü Erasmus yönetmeliğine göre stajımın geçerli olabilmesi ve hibeden yararlanabilmem için stajıma en geç 30 Haziran‘da başlamam gerekiyordu ! Bu 3 haftalık süre ise 10 Temmuz sonuna denk geliyordu. Yine çaresiz bir bekleyiş daha başlamıştı benim için. Aslında gidebilmem için gerçekten bir muzice gerekliydi.

Ben yine rahat durmadım bu kez de İngiltere Konsolosluğuna Twitter ve Facebook üzerinden yazdım. WorldBridge‘e (İngiltere vize başvurularını alan aracı kurum) mail gönderdim. Hiçbir cevap gelmedi. Zaten gelmeyeceğini de biliyordum. Tüm çaresizliğimle Termodinamik kitabı aldım ve bütünlemelere çalışmaya başladım.

Normalde staja başlamam gereken gün de gelmişti. Yine bir haber yoktu.ize takip numaram ile internet üzerinden neredeyse günde 70-80 kere pasaportum nerede diye sorgulama yapıyordum.

26 Haziran sabahı cep telefonuma bir mesaj geldi ve pasaportumu teslim almam gerektiğini söylüyordu bana. Sanki bir mucize olmuştu.  Hemen kendimi vize merkezine ışınladım. Vize başvuru merkezine de giderken yolda kendime milyon tane soru sordum. Acaba vizem çıkmış mıdır ? Acaba evraklarda bir sorun olmuş mudur ? Ya vizem çıkmadıysa? Neyse ki vizem onaylanmıştı. Ve hızlı bir şekilde 28 Haziran sabahı saat 05:50 uçağına biletimi aldım.

Herşey çok çok hızlı bir şekilde, bir anda gelişmişti. Şuanda bu yazıyı yazarken bile o sürece hala anlamaya çalışıyorum.

En nihayetinde gösterdiğim emek ve çabalarımın karşılığını almıştım. Artık benim için başka bir ülkede gelişecek, başka bir macera başlamıştı…